17 Ağustos 1999 Taşmak Depremi’nin acıları tazeleyen 23. yıl dönümünde, Eskişehir’birlikte 33 kişiye mezar olan yıkılan binanın faal şahitleri, görüngü haset yaşadıklarını ve gördüklerini anlattı.
Türkiye tarihindeki arz balaban yer sarsıntısı olarak hafızalara kazınan 17 Ağustos 1999 Bataklık Depremi’nin üzerinden tahminî çeğrek çağ geçmesine karşın acılar sürüyor. Çevresinde mevcut bir nice ilde hissedilen ve yıkıma etmen olan depremde resmi verilere göre 17 bin 480 yaşama hayatını kaybetti, 23 bin 781 hayat yaralandı. Depremin hissedildiği ve bire bir binanın yıkıldığı Eskişehir’bile birlikte 33 hayat hayatını kaybetti. Sivrihisar Caddesi’nde mevcut 5 kıvrım Tarhan Apartmanı, Gölcük merkezli depremde yıkıldı.
“O aktarılma çok telaşlıydı”
1955’ten beri caddede esnaf olan Şemsettin Doğan, yıkımın olduğu haset anlattı. “O dolaşma çok telaşlıydı” diyerek benzeri heyecanı ve stresi cıvıl cıvıl Doğan, yaşadıklarını ve gördüklerini “1999’de kaza olduğundan tıpkısı köşede esnaflık yapıyordum. Kaza olduğunu evdeyken duyduk. Şipşak koşup geldik. Apartmanın olduğu gibi çöktüğünü gördük. Yıpranmamış Mahalle Muhtarı Utkulu Taşyürek vardı orada. Tanrı yağmur eylesin, çöküntü altında kalarak emrihak etti. O devir çok telaşlıydı. Haddinden Fazla özdek gördük o dönem. İnsan üzülüyor bağımlı. Apartman sodyum klorür buz olup yere büyüklüğünde inmişti. en üst kattaki bire bir familya olduğu gibi iyi bundan sonra. Onun yanındaki aile birlikte Yeni Mahalle Muhtarı vardı, memat etti. O zamanlar olayın şokundaydık. Anne caddedeki gidiş geliş kesildi. Bu köşeden trafik devam etti. O zamanın uray başkanları simultane geldi. İçerde kalanları kurtarmaya çalıştık. Unutamadığımız tesadüf kurtulanlar de var, tesadüf ölen bile var. Onlara haddinden fazla üzüldük” sözleriyle anlattı.
“Tamlık çığlıkları biz duymuştuk”
Bataklık Depremi’nin etkisiyle yıkılan Tarhan Apartmanı’nın cümle karşısında oturan ve 1989’dan beri caddede esnaf olan Sezgin Köse ise, fenomen hesabına geçmiş gelenlerden birisi. Enkazdan benzeri arkadaşlarını çıkarttıklarını ve dağ meşgul çığlıkları duydukların söyleyen Köse, yaşananları ve gördüklerini şu şekilde dile getirdi:
“O anki kapsam adeta ayrımsız felaketti. Her taraf toz dumandı. Değme çökme tıpkı yerlere yayılmıştı. Yıkılan binanın bilcümle karşısında oturuyordum. O yüzden önce gelenlerden birisi benim. Caddenin cebin tarafına binanın çatısı uçmuştu. O çatıdan benzeri arkadaşımızı enkazdan çıkardık. Arkası Sıra asayiş ekiplerinin gelmesiyle tığ bölgeden ayrıldık. Onlar insanları kurtarmaya bitmeme ettiler. Ancak mecmu çığlıkları tığ duymuştuk. Katiyen unutulacak tıpkısı görüngü değil. Seçkin ant aklımızda yer almaya bitmeme ediyor. Bu caddelerde yürüdüğümüz zamanlar, hep o görüngü aklımıza geliyor, anımsıyoruz o günleri.” – ESKİŞEHİR
