Yozgat domestik haberi… Yozgat’ta Arazi Altındaki Medeniyet İzlerini Ortaya Çıkarmaya Yönelik Kazılar Devam Ediyor

Bir Nice medeniyete eş sahipliği özne Yozgat’ta tarih öncesi antika şehir kalıntılarının ortaya çıkartılması üzere yürütülen kazı çalışmaları kapsamında, Çadır Kurgan’te kestirmece 2 kamer namına planlanan çalışmaların sonuna gelindi.

Yozgat’ın Sorgun ilçesine sadık Şişman Acımasız köyünde, MÖ 15. yüzyıldan kalma tıpkısı Eti tapınağının kalıntılarında ortaya çıkarılan ve antika çağ mozaiklerinin ‘atası’ olabileceği kaydedilen mozaik tabanın bulunduğu Uşaklı Kurgan bölgesinde bu sene 2 kamer kendisine planlanan kazıların kamer böylece tamamlanacağı bildirildi. Iri Taşlık köyündeki Uşaklı Kurgan’te 2 kamer kendisine planlanan kazıların majör bölümü bitirilip kazı yapılan alanların üzerleri kapatıldı.

ORTA KÜÇÜK ASYA PLATOSUNUN ÖNEMLİ MERKEZLERİNDEN BİRİSİ

Yozgat mülk merkezi yakınında kâin Uşaklı Höyük’ün, Orta Rum platosunun koskocaman merkezlerinden birisi olduğu kaydedildi. Burada mevcut ve Akdeniz mozaiklerinin ‘atası’ namına tanımlanan 3 bin 500 almanak mefruşat taşlarının keşfinin, esrarengiz Bronz Çağı Hititlerinin günce yaşamlarına dayalı bilgiler sunduğu belirtildi. Geçen sene yapılan kazılarda mevcut bej, kırmızı ve siyahın tabii tonlarında, üçgenler, eğriler halinde düzenlenmiş 3 binden fazla taş topluluğunun, antika Yunanistan’ın aşina arz sakat mozaiklerinden 700 sene geçmiş, MÖ 15. yüzyıldan kalma aynı Hitit tapınağının kalıntılarında bulunduğu hatırlatıldı.

3 BİN 147 ADET DÜZENSİZ ŞEKİLLİ TAŞTAN OLUŞAN MOZAİK

Uşaklı Höyük’te kâin mozaiğin, 3 bin 147 nüsha kesintili şekilli taştan oluştuğu, şimdiye kadar ortaya çıkarılan kısmın yaklaşık 3×7 metre ölçülerinde olduğu bildirildi. Cümle taşların vadi benzeri şekilde, birbirine mecmu namına dokunmadan ve dip ve meydanda renklerde geometrik desenler oluşturacak şekilde döşendiği bilgisi verildi.  Ekin Varlıkları ve Müzeler Umumi Müdürlüğü, İtalya Pisa Üniversitesi ile Yozgat Bozok Üniversitesi eliyle kolektif düzenlenen hafriyat çalışmalarında, antik Anadolu’nun bildirme dinamik krallıklarından biri olan Hititlerin şehirleri hakkında daha aşkın hikmet kazanmak için çabalama sarf edildiğine dikkat çekildi.

KAYIP ZİPPALANDA ŞEHRİ OLABİLİR

Arkeologlar, mümasil devir ilk ayrıca çömlekçilik ve saray kalıntılarını bile keşfederek, Uşaklı Kurgan’ün sıradan bile zayi Zippalanda şehri olabileceği teorisini destekledi. Fırtına Tanrısı’nın koskocaman benzeri ibadet yeri olan ve Eti tabletlerinde sıkça bahsedilen Zippalanda’nın tamlık adına nerede olduğu gizemini koruyor. Zippalanda, Eti metinlerinden bilindiği kadarıyla Fırtına Tanrısı Teşup’a müteveccih ibadetlerin merkezi olan ve yazılmış kaynaklara bakarak payitaht Hattuşa’ya 2-3 günce volta mesafesinde mevcut ayrımsız kent. Yazıtlara göre Zippalanda, Kerkenes Dağı namuslu bulunuyor. Araştırmacılar, Uşaklı Höyük’ün yer olasılı iki yerden biri olduğu üstüne hemfikir. Taşkın kumkuma ve kadeh eşyaların birlikte saray kalıntılarının bulunmasıyla olabilirlik henüz birlikte arttı. Yemeden Içmeden nihai kanıta ihtiyacın olduğu, şehrin adını haiz tıpkı tabletin arandığı bilgisi verildi. Tapınaklar ve saraylar dayamak amacıyla Lübnan’dan arkalıksız ağaçlarının getirildiği Uşaklı Kurgan’ün yapılarının, Tunç Çağı’nın sonlarına doğru Hitit dünyasının kafasız kalanı üzere çöktüğü, bunun nedeninin halen bilinmediğinin altı çizildi.

“ROMA DÖNEMİNE AİT MEZARLAR VAR”

Ay sonuna kadar hafriyat çalışmalarının tamamlanacağını bildiren hafriyat başkanı Anacleto D’Agostino, bu yıl yaptıkları kazılarda Roma dönemine ait mezarların bulunduğunu, mezardan sâdır iskeletlerin ise incelendiğini söyledi. D’Agostino, şöyle konuştu:

“Bu proje, Türk-İtalyan kazı bilimi projesidir. Bu alanda familya ve demir çağı cidar buluntusu var. Kelle alanında Hitit ve Roma dönemi buluntular var. Çok makro bire bir mozaik, milattan evvel 1500 yıllarına ilişkin. Belki geçmiş mozaik Akdeniz bölgesinde var, bu daha eski. Bu proje 2008 yılında başladı, geçmiş satıh araştırmaları yapıldı, 4 yıldan sonra kazılara başladık. Roma dönemine ilişik mezarlar var, 4 iskeletten 2’si yavru, ikisi 40-45 yaşlarında. Haddinden Fazla enteresan, çünkü antropolog Profesör Hilmi Yılmayan Erdal, iskeletler üstünde çalışıyor. Burada haddinden fazla mezarlar var. Ama tığ, şimdi Eti dönemini evvel kendisine araştırıyoruz. Bu nahiye çokça cesim çağ için. Normalde çokça çömlekçilik kumkuma var. Binalar, bilfarz tapınak, Hitit sarayı var, birçok mızrap, kemikler var, hayvan kemikleri var. Haddinden Fazla makro, çünkü hangi yiyorlar, bilgi veriyor.”

Share: